Stil New York Moda Haftası 2012 vol.2

New York Moda Haftası 2012 vol.2

13.09.2012 - 00:00 | Son Güncellenme:

6 Eylül’de New York’ta başlayan moda rüzgarı esmeye devam ediyor. Biz yeni moda başkentlerinden biri yapmaya çalıştığımız İstanbul’da 35 tane defile yapılacağı için sevineduralım, Mercedes Benz sponsorluğundaki New York Moda Haftası’nda şimdiye dek sayısı 100’ü aşkın defile gerçekleşti bile. İşte sizin için seçip yorumladıklarımız…

New York Moda Haftası 2012 vol.2

New York Moda Haftası 2012 vol.2

Haberin Devamı

Monique Lhuillier, koleksiyonu üzerinde çalışmaya başlamadan önce Akdeniz’de bir gemi yolculuğuna çıkmışa benziyor. İlkbahar/yaz 2013 koleksiyonu için genelde mavi ve tonlarını tercih eden tasarımcı, özellikle tasarladığı uzun elbiselerle dikkat çekiyor. Profesyonel hayatına gelinlik tasarlayarak adım atan Monique Lhuillier’in kadınların ne istediğini ve tasarımlarını bu yönde şekillendirdiğini düşünüyoruz. Yoksa mankenlerin üzerinde mükemmel görünen bu desenlerin ve modellerin başka bir açıklaması olamaz. Peplum ve straplez modellere çok sık yer verilen kombinlerin hemen her birinde kemer kullanılıyor. Parlak kumaşlarla ve tüllerle parçaları adeta konuşturan Lhuiller, kumaş yelpazesini bir hayli geniş tutuyor. Deri elbiselere de yer verilen defileden sonra, Filipinli Monique Lhuillier’i kırmızı halıda hali hazırda tasarımlarını giyerek onurlandıran “celebrity”lerin çoğalacağından şüphemiz yok.

Haberin Devamı

New York Moda Haftası 2012 vol.2

Michael Kors, ilkbahar/yaz 2013 koleksiyonunda geometrik şekilleri ön planda tutmuşa benziyor. NYFW başladığından beri defilelerde çok sık rastladığımız çizgiler, yine karşımıza çıkıyor. (Çizgili kıyafetleri kaldırdığımız yerden çıkarmanın vakti gelmiş hanımlar!) Erkek tasarımlarını da görücüye çıkartan Kors, renk skalasında hemen hemen sadece ana renklere yer veriyor. Adeta suyu izlermişçesine bir his yaratan desenli parçalar ise bizim favorilerimizden. Büyük düğmelerle süslü Michael Kors marka paltoları da önümüzdeki günlerde sokakta sıkça göreceğimizden şüphemiz yok. Defilenin sürprizi ise son ana kadar kendini göstermeyip defilenin kapanışını yapan Karlie Kloss’un podyuma adım attığı an oluyor.

New York Moda Haftası 2012 vol.2

1935 yapımı “A Midsummer Night’s Dream” filminden etkilenip romantik bir koleksiyonla karşımıza çıkan Mark Badgley ve James Miscka’nın, markalarının devamlılığı için kesinlikle birlikte tasarlamaya devam etmeleri gerektiğini düşünüyoruz. Genelde pastel tonları kullanmayı tercih eden tasarımcıların özellikle uzun elbiseleri ve kısa ceketleri, koleksiyonda dikkat çeken parçalar arasında yer alıyor. Birkaç sezondur tasarımcıların gözdesi olan tül kumaşları Badgley Miscka’da da görmek mümkün. Ancak tasarımlar bu kadar romantik bir hava estirirken modellerin saçlarının adeta rüzgardan bozulmuşçasına yapılmış olması bizi hayal kırıklığına uğrattı.

Haberin Devamı

New York Moda Haftası 2012 vol.2

Rodarte, tam tabiriyle “ortaya karışık” bir ilkbahar/yaz koleksiyonu sunuyor. Markanın tasarımcıları Kate Mulleavy and Laura Mulleavy, ortaçağdan esinlenmiş fantastik denebilecek tasarımlarıyla karşımıza çıkıyorlar. Özellikle dijital baskıların ve kıyafetlerden sarkan püsküllerin gözleri yorduğu parçalar arasında en çok da zımbalı modeller dikkat çekiyor. İlgi çekmek için giyinen “sokak mankenleri”nin gardropları bu sezon Rodarte tasarımlarıyla dolacağa benziyor. Bu arada defileden sonra en çok konuşulan şeyin kıyafetler değil, ayakkabılar olduğunu belirtmeden geçmeyelim.

New York Moda Haftası 2012 vol.2

Balmain’in yeni doğan kız kardeşi Pierre Balmain’e merhaba diyelim! Pierre Balmain, aşina olduğumuz ve artık klasikleşen asi, bir o kadar da süslü Balmain kızından farklı bir tarzla karşımıza çıkıyor. Pierre, daha sevimli ve sempatik! Kızlı erkekli birçok modelin yürüdüğü defilede Asyalı modellerin çokluğu da dikkatimizden kaçmıyor. Balmain’le aynı çatı altında olmasına rağmen kendini onlardan ayrı tutmak isteyen markanın tasarım ekibi de farklı. Kendilerini kanıtlamayı başardıklarını düşündüğümüz tasarımcılar henüz ikinci defilelerinde özellikle gençlerin beğenisini toplamışa benziyor. Peplum modellere, diz boyunda çan eteklere, kısa paça dar kesim pantolonlara yer verilen koleksiyonda bizim favorimiz ise renkli motorcu ceketleri oluyor. Tasarımlarla kombinlenen ayakkabıların da bir hayli beğeni toplandığını söylememiz gerek. Pierre Balmain’in ilerde Balmain’den bağımsız, kendi fanatiklerini oluşturacağından şüphemiz yok.

Yazarlar