RED KİD 50 YAŞINDA

Red Kid sarı yeleli atı üzerinde bir şarkı mırıldanırken, ilk kez 1947'de Fransa'da SPIROU ALMANAĞI'nda boy gösterdi.

Siz çocuklar kadar büyüklerin de çok severek okuduğu Red Kid, ilk kez 1947 yılında çizildi ve bu yıl tam 50 yaşına bastı. Red Kid'in çizerinin adı Morris. Morris, 50 yıldır hem çizgilerini, hem de ele aldığı konuları sürekli geliştirdi ve değiştirdi. Başlangıcından beri Red Kit'in karşısına birçok tarihi kahraman, ünlü haydutlar ve "aptal" bir köpek çıktı. Red Kid bize hiç çaktırmadan, tarihle ilgili bir sürü şey öğretti: Sarah Bernhardt'ın Amerika turnesi, ilk kıtalararası demiryolunun inşası, Albay Drake'in petrol yataklarını bulması, Pony Ekspres destanı...
Bütün bunlar Morris'in bir öyküye başlarken işi çok ciddiye aldığını gösteriyor. Başlangıçta Morris, Amerika'da 6 yıl geçirmiş ve halk kütüphanelerinde özelikle Daltonlar hakkında araştırmalar yapmış. Kendisine 22 yıl boyunca mükemmel senaryolar yazan Rene Goscinny ile de Amerika'da tanışmış. Morris başarılarının nedenini şöyle anlatıyor: "Goscinny ile çalışmak harikaydı. Çok uyumlu bir işbirliğimiz vardı. İki tarafın da aynı espri anlayışına, aynı bakış açısına sahip olmaları başarı için çok gerekli. O bir dehaydı ve gücünün büyük bölümünü iki kademeli çalışmasından alıyordu: İlk etapta çocukları güldüren, bir anda ortaya çıkıveren espri; ikinci planda ise, yetişkinlere göz kırpan ince bir mizah. Her iki kitleye de hitap edebilmek tabii ki çok zordu."

* Günümüze kadar Red Kit'te pek çok şey değişti. Morris öykülerdeki bazı ayrıntılardan vazgeçmek zorunda da kaldı. Örneğin, Mavi Ayak Alarmı adlı macerada, öyküdeki Kızılderilinin içki içtikten sonra ölmesi içki firmaları tarafından protesto edildi. Aslında, ihtiyar ayyaş Susayan Ayı yalnızca bayılmıştı. Ama yine de, o günden sonra Red Kit bir daha alkol kullanmadı.
* Solda Red Kid'in Dargaud Yayınları'ndan çıkan albümlerinin arka kapağını görüyorsunuz. Sağda ise Lucky Productions'ın çıkardığı albümler için hazırlanmış illüstrasyonu. Red'in ağzındaki izmaritin yerini bir ot parçası almış. Bunun nedeni, çizgi filmlerin gençlere örnek olması için Amerikalıların diretmesi. Sigaranın esiri bir kahraman yaratmak istemediklerinden, Red'in ağzındaki sigaranın yerini bir ot parçası aldı.
* Günün her saatinde "siesta" (öğle uykusu) yapan tembel Meksikalılar.
* Aşçı ya da çamaşırcı rolündeki Çinliler.
* Doğru dürüt konuşamayan "Kızılderililer" ("Kızılderili" sözcüğü, yerini "Amerikan yerlisi" sıfatına bıraktı). Dillerinin bozukluğu da artık abartılmıyordu. Hatta yakın zamanda Morris bir Kızılderiliyi çok temiz bir İngilizceyle konuşturarak bir komedi unsuru yarattı.
* Amerika'dan sonra Fransa'da da Çocuk Yayınları Komisyonu kuruldu. Çizgi romanlar sıkı takibe alındı. Morris, Billy The Kid'in ilk sayfasını üç kez baştan çizmek zorunda kaldı. Çünkü bir çizgi romanda tabanca olmamalıydı. Peki tabanca olmadan bir Western çizmek nasıl mümkün olacaktı? Morris en sonunda hiçbir silah bulunmayan bir kapak çizmeyi başardı. Kapakta, yalnızca bir bahçe makası yer aldı.

Bob, Grat, Emmett ve onlara sonradan katılan Bill meslek hayatları yalnızca beş yıl sürmüş ve 5 Ekim 1892'de başarısız bir banka soyma girişimi sırasında öldürülmüş dört hayduttu. Bu aptal kardeşlerin ortadan kaldırılmasının ardından, peş peşe soydukları iki bankanın kasaları herkesi şaşırttı: Birinden yalnızca 20 dolar alınmış, diğerine ise 1.98 dolar eklenmişti! Morris onların öyküsünü albümlerinden birinde işledi.
Bir de onların kuzenleri, hepinizin bildiği kuzen Daltonlar var. Morris'in çizdiği Dalton Kardeşler esprisi Rene Goscinny'nin çok hoşuna gitmişti. Bu espriden yola çıkarak, onların kuzenleri olan Joe, William, Jack ve Averell adlı dört aptal haydut yaratması için Morris'i teşvik etti. Red Kit Albümlerinin büyük bölümünde bu kahramanlar karşımıza çıktı. Red daima onları yakalayıp, demir parmaklıkların ardına yollamayı başardı.

Doğan Kitap'ın yurt çapında düzenlediği kitap fuarları 1996 - 1997 öğretim yılında sona eriyor. Bu fuarların son ikisi Adapazarı ve Mersin'deki çocukları kucakladı. Adapazarı ve Mersin'deki fuarda, kitaplarını imzalatmak için birbiriyle yarışan çocukların kitap sevgisi, diğer çocuklara örnek gösterilebilecek kadar çoktu. Adapazarı'ndaki fuarda bir de resim sergisi açıldı. Sergide yer alan resimler, velilerin de oldukça ilgisini çekti.
Adapazarı Atatürk İlkokulu çocukları, okullarının adına yaraşır bir eğitim düzeyine sahipler. Okul aynı zamanda, Adapazarı genelinde üç yıl üst üste "kültür" yarışmasında birincilik almış. Bunun nedeni pırıl pırıl öğrencilerin yanında, kendini eğitime adamış öğretmenlerin olması. Ayrıca bu okulun, 5 kez Milliyet Gazetesi İlkokullararası Bilgi Yarışması'ndan aldığı ödül var.
Mersin'deki fuar ise Doğan Kitap, Kitapsan ve Türkmen Koleji işbirliğiyle düzenledi. Kitap şenliği ve imza günleri Mersin'de de muhteşem geçti. Zeynep Oral ve Yalvaç Ural'ın Kitapsan mağazasında katıldığı imza günü ve söyleşide hem veliler, hem de öğrenciler unutulmaz saatler geçirdiler.
Anadolu'daki öğrenci ve öğretmenlerle tanıştıkça, bu ışıkların yurdumuzun her tarafını aydınlatacağını bir kez daha gördük.
Adapazarı'ndaki fuarın ilginç yönlerinden biri de, okul salonunda çocuklarla yapılan söyleşiydi. Çocuklar, gerek yazarlara, gerekse velilere yönelttikleri sorularla onları şaşkına çevirdiler. Özellikle panel sonunda Herkül ve Zeyna'ya, okulu bitirdikten sonra Adapazarı'nda iş bulamamaları serüven kahramanlarına karşı hayranlığın yeniden gözden geçirilmesi gerektiği düşüncesini gündeme getirdi.
Yeni öğretim yılında buluşmak üzere şimdilik hoşça kalın...
----------------------------------------------------
Kültür Bakanlığı, İstanbul İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğü 1983'ten beri her yıl 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle "Güzel Masal Anlatma Yarışması" düzenliyor. Bu yılki yarışmada da en güzel masalı anlatan yetenekli çocuklar belli oldu. Jüri üyelerinin önünde yarışan ilkokul 3, 4 ve 5. sınıfa giden çocuklar arasında birinci Yasemin Ünal, ikinci Tuğçe Selçuk, üçüncü de Derya Demir oldu. Banu İncedere ve Özge Elif Yeşilyurt mansiyon aldılar.

----------------------------------
"Üsküdar Mihrimah Sultan Çocuk Kütüphanesi'nin kapısına, görevli memurun başka bir ile atanması dolayısıyla kilit vuruldu" diye başlayan haberi gazetede okuyunca çok üzüldüm. Ne yapmam gerektiğini düşündüm ve her hafta okuduğum "Milliyet Çocuk Sayfası" aracılığıyla Cumhurbaşkanımız Süleyman Amca'ya mektup yazmaya karar verdim.
Çocukları kitap okumaya, araştırma yapmaya, kütüphaneye gitmeye alıştırmak için kitap haftaları ve fuarlar düzenleniyor. Bizler okuyup büyük adam olmak için elimizden geleni yapıyoruz. Peki büyüklerimiz bu tür "ayıp"ları neden görmüyorlar!
Ne olur Süleyman Amca, sen kitap sevmeyen kitap canavarlarına izin verme! Kapanan kütüphanelerin açılmasını sağla...

İsmail Yıldız/İSTANBUL
-----------------------------------

kaptanlar gemilerini batarken neden terk etmezler?
Yanıt: Yüzme bilmedikleri için.

Ayakkabımızı tamir ettirdiğimizi neden söylemeyiz?
Yanıt: çünkü gizli pençe yaptırdığımız için.

Salakla dalak arasında ne fark vardır?
Yanıt: harf farkı.

Dünyamızın bugünkü haline ne denir?
Yanıt: Bugünya.