Editörün Seçtikleri Cümbüşsever köy

Cümbüşsever köy

12.08.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

Cümbüşsever köy

Cümbüşsever köy

Kırklareliye'ye bağlı Poyraköy'de üç yıldır, '24 saat ağır eğlenceyle' geçen, 'Tiridine bandım' şarkısıyla açılışı yapılan bir şenlik düzenleniyor. Yanlış anlamayın, şenliğin amacı eğitime ve çevreye dikkat çekmek...

"SEVGİLİ cümbüşseverler, gecemize hoşgeldiniz!.."
Poyralı Köyü'ndeki çevre şenliğinin gece bölümü, bu sözlerle başlıyordu. Kırklareli'nin Pınarhisar ilçesine bağlı Poyralı'nın 21. yüzyıla yakışan neşeli etkinliği, 3. yılına girmişti. Kesintisiz 24 saat "ağır eğlence maratonu" içinde gerçekleşen şenlik, sabah güneşin doğuşunun izlenmesiyle sona eriyordu. Köyde çevre şenliği yapmanın, devlet büyüklerine "Bu köylüler de iyice azıttılar artık" dedirtmekten başka hiç bir zararı yoktu.
Cumartesi günü öğle üzeri Poyralı'ya geliyoruz. Her yerden ayrı bir müzik sesi yükseliyor. Köy meydanı çevreci pankartlarla donatılmış. Konuk delegasyonuyla birlikte, köy halkı toplanıyor. İki zurna bir davuldan oluşan köy bandosunun çaldığı "Tiridine bandım" marşı eşliğinde yürüyüş başlıyor. Merkezi hoparlör sisteminden kesin bir talimat veriliyor:
"Kahvede oturanlar, korteje katılın!"
Beş dakika süren "uzun yürüyüş", köyün kapatılma kararı alınmış okulunda sona eriyor. Poyralı, milli eğitime büyük hizmetleri dokunmuş bir köy... Rekor sayıda öğretmen çıkartmış. Bu durumu, "Her evden bir öğretmen çıkmıştır!" sözleriyle açıklıyorlar.
Poyralılar'ın eğitim güzergahı, mutlaka Kefirtepe Öğretmen Okulu'ndan geçiyor. Şimdi köyde 17 öğrenci kaldığı için okul kapatılıyor. Öğretmen "madeni"ne karşı yapılan bu "kelek", doğal olarak protesto ediliyor.
Okulun bahçesindeki tören bitince, dershanelerdeki sergiler geziliyor. Bundan sonra sıra, şenliğin "omurgasını" oluşturan çevre kirlenmesi bölümünün icrasına geliyor. Önce dereye gidiyoruz. İbrahim Özyıkılmaz'a ait peynirhane, "peynir altı" denen atık suları doğrudan dereye veriyor. Atıksu asit içerdiği için derenin canına okunuyor.

Tesisin sahibi İbrahim Bey de, çevreye karşı "sorumluluğu" bir kişi... Kırklareli İl Çevre Komisyonu üyesi. Aynı zamanda ANAP İl Başkan Yardımcısı. Yani, "Anamı belleyen kadı, kimi kime şikayet edeyim" durumu mevcut! Oysa çözüm basit: İbrahim Özyıkılmaz, atık peynir suları için bir fosseptik yaptırsa ekonomik olarak yıkılmaz, ama yaptırmıyor. İşte bu yüzden, Poyralılar her yıl şenlik yapmak zorunda kalıyorlar.
Kömür madenleri de hayırlısıyla gezilip görülüyor ve sosyal gezi kervanı başarıyla köye dönüyor. Akşam yemeğine bütün köy katılıyor. Her ev iki teneke buğdayı festival komitesine bağışladığından, şenliğin sponsorluk sorunu da kendiliğinden çözülüyor. Yemekte "içki yasağı" uygulanıyor, çünkü içki erken başlarsa "film kopmaları" meydana gelebiliyor.
Gece bölümü, köy kadınlarının temsili kına gecesiyle başlıyor. Şiirler, şarkılar, türkülerle geceyarısına ulaşılıyor. İçki yaşağı 02.30'da sona eriyor. Bizim enerji bataryamız bittiği için, 03.00'te iki saatlik "uyku molası" veriyor, 05.00'te kalkıyoruz. Köy şarkılarla çınlıyor. Köy kahvesine geliyoruz. Kadınlı kızlı masalarda türküler, içki kadehlerine asılarak göklere yükseliyor. "Günaydın" dilekleriyle, elimize rakı kadehi tutuşturuluyor. Böylece "kahvaltı rakısı"yla tanışıyoruz. Bir saat sonra "haydin" deniliyor; "Güneşin doğuşuna gidiyoruz!"..
Kahve boşalıyor, tepeye doğru tırmanıyoruz. Yaklaşık 250 kişi ellerinde içkiler, araba teyplerinden yükselen Trakya havaları eşliğinde güneşi karşılıyoruz. Poyralı Çevre Şenliği, köy meydanında yapılan toplu kahvaltıda "geçmiş olsun" dilekleriyle sona eriyor.

Yazarlar