Psikiyatri Uzmanı Dr.Öğr. Üyesi Semra Baripoğlu

Psikiyatri Uzmanı Dr.Öğr. Üyesi Semra Baripoğlu

semrabaripoglu@npistanbul.com

Tüm Yazıları

Travmayı, yaşamın olağan akışı içinde karşımıza çıkmayacak, bireyin fiziksel ve ruhsal bütünlüğünü derinden tehdit eden olay veya durum olarak tanımlıyoruz. Birkaç şekilde travmaya maruz kalınabilir:

-Doğal afetler – deprem, sel ve benzeri felaketler,

-Yangın ve göçük gibi güvenlik açıkları nedeniyle yaşanan olaylar,

-İnsan eliyle yaşatılan travmalar; savaş, cinsel şiddet, fiziksel şiddet, işkenceler…

Maalesef içinde bulunduğumuz çağda travma sözcüğüne günlük yaşamda ve haber bültenlerinde sıkça rastlıyoruz.

Haberin Devamı

Travma bireyi nasıl etkiler?

Travmatik durumlarda verilen tepkiler her bireyde farklı şekillerde görülür. Bu farklılık travmatik olayın özelliğine ve bireyin psikolojik durumuna bağlı olarak değişkenlik gösterir.

Kavranması ve baş etmesi oldukça zor olan bu deneyimi, mağdur, anlamlandırmakta ve belleğine yerleştirmekte güçlük çeker. Kişi hemen olay anından başlayarak ya da ilerleyen günler/haftalarda, dehşet, çaresizlik, tedirginlik, acı, kayıp hissi, öfke, donukluk, yabancılaşma, yalnızlık gibi pek çok duyguyu içi içe geçmiş şekilde yaşar.

Travmatik olay sonrası mağdurun zihninde saldırı anı ve yaşananlar sürekli tekrar edebilir. Tekrarlayan kâbuslar görebilir. Uykusu, iştahı bozulur, gün içinde de dikkat-konsantrasyon bozukluğu yaşar. Baş ağrısı, göğüs ağrısı, mide yanması/bulanması, kalp/boğazda sıkışma, titreme ve çarpıntı gibi fiziksel şikâyetler ortaya çıkabilir.

Travma nedir, travma nasıl atlatılır

Özellikle de travmatik olay insan eliyle yaşatılmış, kasıt içeren nitelikteyse (başka kişi/kişilerce yapılmış psikolojik/fiziksel/cinsel şiddet), mağdurun kendisi, kimliği, insan ilişkileri ve dünyaya dair varsayımlarının sarsılmasına, ‘güvende olma duygusunu’ yitirmesine yol açar.

Kendini, olanları anlayamadığı ve ne yapacağını bilemediği bir durumun içinde bulur, insanlara duyduğu güven derinden sarsılır. Hayata dair bir anlamsızlık hissine kapılabilir ve gündelik yaşama yabancılaşabilir. Bazıları sürekli olaya dair konuşmak, bilgi almak ve paylaşmak isterken, bazıları da  herhangi bir bilgilenmeden uzak durma eğiliminde olabilir. Sürekli tehdit altındaymış gibi ve/ya ağlamaklı hissedebilir, o sırada bir tehlike olmasa bile kolayca irkilebilir. 

Haberin Devamı

Travma süreci nasıl atlatılabilir?

Bir kısım travma mağduru, iç dünyasında olayın etkileri sürse de zamanla yavaş yavaş gündelik hayatlarına geri dönebilir. Bazılarında ise bu etkiler yoğun bir düzeyde devam edebilir ve gündelik yaşamı sürdürmekte zorlanabilir. Travmayı izleyen günlerde ve haftalarda, çoğu insanın burada belirtilen şikayetlerden kimilerini göstermesi beklenir. Bu tepkiler, çoğu insanda birkaç gün veya hafta içinde yatışırken düşük bir oranda da olsa kimi insanlarda bu şikâyetler ısrarcı bir şekilde devam eder ve kişilerin gündelik hayatını ciddi bir şekilde zorlaştırabilir;  Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) dediğimiz klinik hastalık tablosu geliştirebilir.

Travma sonrası ruh sağlığını korumak için neler yapılabilir?

- Öncelikli olarak gerekli tıbbi bakımı alınmalıdır. Travma sonrası stres bozukluğunun geliştiği düşünülen kişinin mutlaka bir psikiyatri uzmanı tarafından muayene edilmesi ve gerekli tedaviye alınması yaşam kalitesinin bir an önce normale dönmesi için kritik önemdedir.

Haberin Devamı

-Öz bakımına, uyku ve beslenme düzenine dikkat etmeli ve dinlenmeye vakit ayırmalı. Yavaş yavaş normal günlük rutinine dönmeli.

-Mümkün olduğunca yalnız kalmamalı. Kendisini anlayacağını düşündüğü, yanında güvende ve rahat hissettiği kişilerin bu süreçte kendisine eşlik etmesine izin vermeli. Sosyal destek almak bu süreci daha güvenli bir şekilde atlatmaya yardımcı olacaktır.

-Mutlaka hukuki yardım alınarak gerekli adli süreç başlatılmalı, takip edilmeli. Fiziksel/cinsel saldırıyı yapan(lar)ın hukukun belirlediği cezayı alması çok önemli bir aşama olup mağdurun zedelenen güven duygusunun onarımı ve hayata sağlıklı şekilde toplumsal uyumunu, işlevselliğini koruyarak devam etmesi için mutlak bir gerekliliktir.