Bilgisayarı çocuğunuzun odasından çıkarın!

Bilgisayarı çocuğunuzun odasından çıkarın!
Son dönemde intihar eden gençlerin, internetle iç içe oldukları gerçeğinden yola çıkan uzmanlar uyarıyor: "Yanlış bilgiler, tehlikeli akımlar bilgisayarlarla eve girebiliyor. İlk çare olarak bu araçları genel kullanım alanlarına taşıyın"
Başka Lara'lar ölmesin - 4
Semra Kardeşoğlu, Seibel Kahraman

Son dönemde intihar eden öğrencilerin ortak özelliklerinden biri de ‘bilgisiyar ve internetle iç içe’ olmaları. Kimi olaylardan sonra, ailelerin yaptığı çalışma sonucu ortaya çıkan gerçek, gençlerin büyük bölümünün sorununu internet aracılığı ile başkalarıyla paylaşması. Gençlerin değişik akımları yine internetle tanıdıkları da dikkat çekici bir bulgu.
Kendi yaşamına son veren liseli Ceylan Konuk’un babası, onun için hazırladığı web sitesinde kızının chat kayıtlarına yer vermiş ve satanizmle ilgili birçok kitap ismine, resim ve bilgiye bu yolla ulaştığını açıklamıştı... Konuk’un chat kayıtlarında gençler arasında ölüm ve intihar düşüncesinin günlük yaşamın sıradan bir parçası haline geldiği de göze çarpan bir başka gerçek.

‘Olumsuzluklar bulaşıyor’
Bilgiye ulaşmada büyük kolaylık getiren internet, yanlış kullanıldığında gençleri gerçek dünyadan kopartacak duygulara neden olabilir mi? Ölüm düşüncesi bu yolla yayılabilir mi? Psikiyatri uzmanları, bunalımda olan bir gencin sürekli kendi gibi düşünen yaşıtları ile internet yoluyla kolay iletişim kurduğunu ve olumsuz duyguların bu yolla kolaylıkla yayılabildiğini savunuyor. Okul yöneticileri de bu konu üzerinde durulmasını ve çözüm üretilmesi gerektiğini savunuyor.

‘Bazı siteler yasaklanmalı’
Özel Okullar Derneği Başkanı ve Eyüboğlu Eğitim Kurumları sahibi Rüstem Eyüboğlu, internetteki bazı sitelerin gençleri olumsuz etkilediğini savunuyor. Eyüboğlu, internetin devlet sorunu olduğunu belirterek, şunları söylüyor:
"İnternetle bilginin her türlüsü elde edilecek durumda. Bir takım yanlışlıklar da internetle rahatlıkla alınıyor. Nasıl ki televizyonlara kısıtlama getiriliyorsa internette de bazı sitelerin yasaklanması gerekiyor."

‘İnternet kontrolsüz alan’
Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Türker Kurşun ise ailelerin bilgisayarı çocukların odasından çıkararak genel kullanım alanlarına koymaları gerektiğini savunuyor. Anne babaların çocuklara baskı yapmadan kontrol mekanizması oluşturduklarını belirterek, "Bu kontrol sisteminin geçerli olmadığı tek alan var o da internet. Meseleye iyimser olarak bakınca çocuğumuzun bilgisayar başındaki maharetlerinden mutluluk duyuyoruz. Ancak o makineyi hangi amaçlar için kullanıyor konusunda kontrol şansımız yok" diyor.
Türker Kurşun, bilgisayar ortamının ergenlik çağındaki gençleri olumsuz yönde etkileceği çok şeyi barındırdığını ifade ederek, pek çok olumsuz arkadaşlıklar kurulabileceğini, olumsuz sitelerden yanlış bilgiler edinilebileceğini söylüyor. İnternet konusunda kontrol mekanizması olması gerektiğine değinen Kurşun, evde ailenin bilgisayarı ortak kullanım alanına koyarak, devlet tarafından zararlı siteler yasaklanarak bu kontrolün sağlanabileceğini belirtiyor.

Sığ aşklar tehlikeli! Çapa Tıp Fakültesi Psikiyatri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Özkan, intiharların oranının artışı konusundaki ilk izlenimini "Genç yaşlarda bir kimlik sıkıntısı yaşanıyor. Bunun yanında modern dünyanın getirdiği bir ortam var; ideolojileri, bağlayıcı, fedakar dostluk ilişkileri yok" gözlemiyle anlatıyor.
Özkan’ın bir önemli tespiti de bu yaşlarda yaşanan aşklarla ilgili ve şöyle: "Gençler arasında kısa ve sığ aşk ilişkileri yaygınlaştı. Magazin dünyasında yaşanan bu tür ilişkiler gençlere bir model olarak sunuluyor.

Kayıp duygusu ve depresyon
Derinleşmeyen, yüzeysel, çıkara dayanan, sevgiyi üretmeyen, bedeni seksüalite eden ilişkiler yaşayan gençlerde kimlik karmaşası daha yoğunlaşıyor. Çok yönlü, paylaşmayı, dayanışmayı, sığınmayı içeren bir karşı cins ilişkisi ihtiyacı var. Bu türde bir ilişki yaşanmaması uzun vadede gencin derin bir terk edilme ve hayal kırıklığı duygusu yaşamasına neden oluyor. Ardından gelen kayıp duygusu öfke ve depresyona neden oluyor. İntihara giden yol açılabiliyor. Kimi gençler bu ihtiyacı alkol ve uyuşturucu ile gidermeye çalışıyor. Gençlerin sevgi ve üretkenlik içeren aşk ilişkileri, onların sağlıklı gelişimleri için en büyük ihtiyaç."

GERİDE KALANLAR NASIL ATLATACAK?‘Etkisi bir yıl sürebilir’ Yaşanan bir intiharın ardından en büyük risk altında olanlar; Mağdurun ailesi, yakınları, arkadaşları, öğretmenleri, tanık olanlar, daha önce bu olayı yaşayanlar, intihar eden yakınları olanlar. Uzmanlar bu kişilere çok dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, olaydan etkilenenlerin 5 ayrı dönem geçirdiklerini söylediler.
• Acil Durum Dönemi: 3 ila 4 hafta süren bu dönem konuşmaya, paylaşmaya ihtiyaç duyulan zaman dilimi.
• Direnç Dönemi: 4 ila 6 hafta sürer. İnsanlar konuşmaktan yoruldukları için bu kişilerin duygularını açmaları ve deşarj olmalarını sağlayacakları başka yollar (Resim, müzik, dans gibi) bulunması gerekiyor. .
• Sessizlik Dönemi: 6-8 hafta sürer.
• Uyum Dönemi: 8-12 haftadır. Uyum ne kadar çabuksa kişinin duygusal zekası o kadar fazladır.
• Tekrar Dönemi: 12-24 haftadır. Olayların durumuna ve yarattığı etkiye göre safhalar tekrarlanabilir.

Nasıl atlatılır?
Özellikle olaydan etkilenme riski en fazla olan kişilere psikolojik destek sağlanması gerektiğini belirten Kültür Koleji Rehberlik Uzmanı Canan Şimşek, şu yollarla da rahatlama sağlanacağını söylüyor:
• Kendilerini duygusal olarak nasıl ifade edebilecekleri konusunda bu kişilere yardımcı olunmalı. Duyguların adını koymak, bunlarla yüzleşmek kişiyi rahatlatır.
• Kaybedilen kişilerin yerine yenilerini koymak önemli. Olaydan etkilenenler için sosyal ilişkiler çok gerekli.
• Hayal gücünü kullanmak insanları rahatlatır. Beynin sağ kısmını çalıştıracak hikayeler, resim gibi sanatsal etkinlikler aracılığıyla rahatlamak ve duyguların ifadeleri önemli bir deşarj yoludur. Çalışmalarda sağ yerine sol elin kullanılmasına gayret edilmeli.
• Fiziksel hareketler kişileri rahatladır. Spor, dans, yemek, bol su içmek stresle başetmede önemlidir.

YARIN
• Müzik ve televizyon gençleri nasıl etkiliyor?
• Gençlik çağında ortaya çıkan ruhsal sorunlar...
• Günlükler hangi ipuçlarını veriyor?




YAŞAM