Uzmanlara göre pandemi döneminde yapılan ağır diyetler, bağışıklık sistemini olumsuz etkileyerek risklere davetiye çıkarıyor. Uzmanlar, kadınlarda 80 kilo ve altı, erkeklerde 90 kilo ve altı, kronik rahatsızlığı olmayanların diyet yapmaktan mutlaka kaçınması gerektiği konusunda uyarıyor. Pandemi sürecinde yapılabilecek diyetlerin bireylere göre farklılık gösteriyor. Ancak bu diyetlerin ortak noktaları ağır ve zorlayıcı, aç kalınan diyetlerden, detoks adı altında sadece sıvılardan oluşan diyetlerden farklı olmaları gerektiği... Pandemi sürecinde bir rahatlama yaşadığımız bu günlerde, COVİD-19 riski halen devam etmektedir. Bu sebeple eğer obeziteniz yoksa, 80 kilo ve üstü değilseniz, herhangi bir kronik hastalığınız yoksa diyet yapmaktan kaçınmalısınız. Yapmanız gereken ise daha fazla kilo almanızı engelleyecek beslenme davranışlarınızı düzeltmek ve size uygun olan fiziksel aktivitelerinizi artırmak olmalıdır. Sizi aç bırakan, düşük enerjili, kaliteli proteinlerin yetersiz yer aldığı, vitamin, mineral ve antioksidanlardan düşük bir beslenme planı, bağışıklık sisteminizi çok olumsuz etkiler ve risklere davetiye çıkarmakla aynı anlamı taşır. Üstelik bu tarz diyetler sadece bağışıklık sisteminizi etkilemez, kısa vadede dolaşım sistemi gibi diğer sistemleri de etkileyebilir, uzun vade de ise daha çok yağlanmanıza yol açar. Eğer normal kilonuzun 5 kilo üstüne çıktıysanız ve kilo artışınız durdu ise size tavsiyem, sakin olmanız ve yavaş yavaş normal beslenme ve fiziksel aktivite düzeyine dönmeniz. Göreceksiniz alınan o 5 kilo yavaş yavaş azalacak. Eğer 5 ile 10 kilo arasında bir kilo aldıysanız ve devam ediyor, üstelik beslenme davranışlarınız değişti ve sürekli bir şeyler yeme isteği hissediyorsanız bir uzmandan destek alarak uygun bir diyet yapabilirsiniz. Bu diyet, bağışıklık sisteminizi kuvvetlendirecek aynı zamanda kaslarınızı koruyup sadece yağları yakmaya yönelik bir diyet olmalı. Bu sebeple uzman desteği çok önemli. Eğer 10 kilo ve daha fazlası varsa hiç beklemeden bir uzmana başvurun. Lütfen tek başınıza, magazinde ve ya sosyal medyada yer alan diyet programlarını uygulamaktan ya da zayıflama hapları adı altında, denetimsizce satılan ve aslında içeriği bilinmeyen tabletlerden uzak durun. Yoksa zayıflamak uğruna böbreklerinize ve karaciğerinize ciddi hasarlar verebilirsiniz. 3-3,5 saat aralıklar ile beslenmeye odaklanın. Öğün atlarsak, bedenimiz korunmaya geçer ve yağları yakmanız zorlaşır. Yemeklerinizi bir gün önceden ya da sabahtan hazırlamaya özen gösterin. Çünkü öğün geciktiğinde ya da yemek hazır olmadığı için beklemek zorunda kalacak ve çok aç olacağınızdan ne bulursanız saldırarak, fazla miktarlarda yiyebilirsiniz. Güne ilk kahvaltı ile başlayın. Her gün muhakkak bir yumurta (alerjiniz yoksa), az yağlı peynirler, sınırlı sayıda zeytin, illa ki tam tahılları tüketin. Esmer ekmekler ya da yulaf kaselerini tercih edebilirsiniz. Taze mevsim sebzelerinden oluşan söğüşler, tuz ve yağ eklemeden tüketilmelidir. Hem C vitamini hem de antioksidan kaynaklarıdır. Her gün 5 porsiyon taze sebze ve meyve tüketin. Çok zor değil, bir öğün bol bir salata, bir öğün pişmiş sebze, günde en az da 3 porsiyon ve mümkünse farklı meyveler yiyerek bu hedefe ulaşabilirsiniz. 1 orta boy portakal/kivi ya da 1 büyük boy kırmızı (kapya ) biber ya da 2 orta boy yeşil biber ya da 1 orta kase kadar çilek ya da ayıklanmış 2 avuç maydanoz taze olarak tüketildiklerinde bir günlük C vitamini ihtiyacınızı karşılamaktadır. Eğer sigara içiyorsanız bu miktarları en az 2 katına çıkarmalısınız.